Sportif uygulamalarda müziğin etkisi ile spora özgü başarı motivasyonu arasındaki ilişkinin incelenmesi
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Bu araştırmanın amacı sportif uygulamalarda müziğin, spora özgü başarı motivasyonu üzerindeki etkisinin incelenmesidir. Araştırma grubunu Güneydoğu Anadolu bölgesinde pandemi öncesinde aktif olarak spor yapan 71’i Basketbol, 81’i Futbol, 99’u Hentbol ve 64’ü Voleybol olmak üzere toplamda 315 takım sporcusundan oluşmaktadır. Katılımcılara araştırmacı tarafından hazırlanan demografik bilgi formu, geçerlilik ve güvenirlilik çalışması Karayol ve Turhan (2020) tarafından yapılan “Sportif Uygulamalarda Müziğin Etkisi Ölçeği’’ ve Willis (1982) tarafından geliştirilen Türkiye’deki geçerlilik ve güvenilirlik çalışması da Tiryaki ve Gödelek tarafından yapılan (1997) “Spora Özgü Başarı Motivasyonu Ölçeği’’ yöneltilmiştir. Verilerin istatistiksel analizi için SPSS 22.0 paket programı kullanılmıştır. Araştırmada istatistiksel anlamlılık düzeyi 0.05 olarak dikkate alınmıştır. Verilerin analizinde ölçeğe ait alt boyut puan dağılımı için çarpıklık ve basıklık değerlerine bakılmış ve dağılımın normal olduğu görülmüştür. Bu bağlamda iki grup karşılaştırmalarında fark olup olmadığını belirlemek amacıyla T-Testi, ikiden fazla gruplar için ise tek yönlü ANOVA testi kullanılmıştır. Ölçek alt boyutları arasındaki ilişkiyi belirlemek için ise Pearson Korelasyon analizi kullanılmıştır. Sportif uygulamalarda müziğin etkisi ölçeği alt boyutlarında cinsiyet, günlük yaşam ile sportif uygulamalarda dinlediğiniz müzik türü aynı mı?, yaş, spor branşı, spor yılı ve müzik türü değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık tespit edilmemişken, sporculuk düzeyi, müzik dinleme sıklığı ve müzik şiddeti değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık tespit edilmiştir. Spora özgü başarı motivasyonu ölçeği alt boyutlarında cinsiyet ve spor branşı değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık görülmemişken, sporculuk düzeyi, yaş ve spor yılı değişkenlerine göre IV anlamlı bir farklılık görülmüştür. Sonuç olarak; iki ölçek alt boyutları arasında düşük düzeyde pozitif yönlü ilişki görülmüştür.










