CUMHURİYET DÖNEMİNDE MUŞ, BİTLİS VE VAN’A YAPILAN İSKAN ÇALIŞMALARI (1923-1938)

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Ulus-devletlerin en belirgin özelliği farklı din, dil, kültür ve etnisiteleri tek bir potada eriterek homojen bir toplum inşa etmeye çalışmış olmalarıdır. Ulus-devletler bunu yaparken öncelikle bir ayıklama, saflaştırma ve benzeştirme süreci olan disimilasyon [benzeşmeyenlerin dışlanması] ve asimilasyon [benzeştirme] politikalarına başvurur. İmparatorluk bakiyesi üzerine kurulan Cumhuriyet Türkiye'si de, gayrimüslimlere disimilasyonist, Müslüman ama Türk olmayan unsurlara asimilasyonist politikalar uygulayarak homojen bir toplum yaratmayı hedefledi. Kemalist Cumhuriyet, bunu gerçekleştirmek için başvurduğu yollardan biri de iskAn politikasıydı. Hiç kuşkusuz, iskAn politikasının geniş ölçekte uygulandığı yerlerin başında Kürt nüfusun yoğunlukla yaşadığı Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri yer alıyordu. Söz konusu bölgelerdeki iskAn politikasının temel hedefi bölgeyi Türkleştirmek ve bölgedeki hAkimiyetini sağlamlaştırmaktı. Bu çalışmada, erken Cumhuriyet döneminde hem ülke dışından hem de ülke içinden bazı vatandaşların Muş, Bitlis ve Van'a iskAn edilmeleri ele alınarak söz konusu vilayetlerde uygulanan iskAn politikası mercek altına alınacaktır

The most prominent feature of the nation-states is to build a homogeneous society by assimilating different languages, religions, cultures and ethnicities in one melting pot. The nation-states resort to a process of sorting, purification and homogenization which is known as dissimilation and assimilation policy. The Republic of Turkey which was established on the remainders of an Empire aimed to create such a homogeneous society by carrying out a dissimilation policy towards the non-Muslims on the one hand and an assimilation policy towards non-Turk Muslims on the other hand. One of the ways that the Kemalist Republic consulted to achieve this goal was to enforce the settlement policy. Undoubtedly, settlement policies were most widely implemented in the East and Southeast Anatolia where there was high density of the Kurdish population. The main purpose of the settlement policies in these regions was to turkify those people and to establish a territorial dominance there. This study focuses on the settlement policy implemented in Mush, Bitlis and Van investigating how some citizens both within the country and from abroad were settled in these provinces during the early Republic Period

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Tarih

Kaynak

Tarih Okulu Dergisi

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

8

Sayı

22

Künye

Onay

İnceleme

Ekleyen

Referans Veren