Dinler Arası Diyaloğun Mümkün Gerçekleşme Konsepti: Ateizm
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Dinler arası diyalog konusu, özellikle II. Vatikan Konsili'nin 1962-65 yılları arasında yaptığı toplantılardan sonra güçlü bir şekilde dünya gündemine girmiştir. Özellikle semavi dinlerin başında gelen İslam ile Hıristiyanlık arasında yoğunlaşan diyalog çabaları, bugüne kadar kuramsal çalışmaların yanında pratik bir takım teşebbüslere de zemin oluşturmuştur. Test edilebilir bir zaman dilimini geride bırakan diyalog çabalarının beklenen sonuçları vermediği, bugün itibariyle teslim edilmesi gereken bir hakikat haline gelmiştir. Bu makalede kimilerinin büyük umutlar bağladığı Müslüman-Hıristiyan diyaloğunun niçin beklentilere karşılık veremediği sorgulanacak, bu çerçevede sürdürülebilir ve gerçekçi bir diyaloğun nasıl bir düşünsel zemin üzerine bina edilmesi gerektiğine ilişkin kanaatler paylaşılacaktır.
Interreligious dialogue entered into a strong international agenda especially II. After the meeting of the year between 1962-65 Vatican Council. Dialogue efforts, especially from the early monotheistic religions of Christianity and Islam are concentrated between. These efforts have set the stage in addition to theoretical studies to practical attempt thus far. Dialogue efforts, has left behind a period of time that can be tested and a truth that must be accepted without the expected results as of today.In this article, the great hopes connected questioned why the Muslim-Christian dialogue will not respond to expectations. In this context, sustainable and realistic dialogue how conclusions about what should be built on an ideological basis of will be shared.










