Zerdüştîlikte Eridvî Sûra Anâhîtâ Kültü

dc.contributor.authorSular, Mehmet Emin
dc.date.accessioned2024-12-14T22:01:36Z
dc.date.available2024-12-14T22:01:36Z
dc.date.issued2023
dc.departmentMuş Alparslan Üniversitesien_US
dc.description.abstractMaddi âlemde üreminin ve hayatın devamı için iki cinsin varlığını gerekli olduğunu gören insan, manevi alemde tanrıların yanında tanrıçaların ve dişi manevi varlıkların da olması gerektiğini düşünmüştür. Bu düşüncesini de dini boyuta taşımıştır. Bunun için Antik Mısır, Mezopotamya, Yunan dinleri ile Hinduizm’in panteonu tanrı ve tanrıçalardan oluşmuştur. Antik Mısır’da İsis, Sümer’de İnanna, Akad-Babil’de İştar, Yunan’da Afrodit ve Artemis, Hinduizm’de Kali, Lakshmi ve Shashti isimleri zikredilecek bazı önemli tanrıçalardır. Zerdüştîlikte bunun karşılığı Eridvî Sûra Anâhîtâ olmuştur. Bu kültün Zerdüştîliğe girişi konusunda farklı görüşler ileri sürülmüştür. Köken olarak bu inancın, Hint-İran’a dayandığı iddiaları yanında Mezopotamya dinlerinden Zerdüştîliğe geçtiği yönünde görüşler de ifade edilmiştir. Hangi görüş doğru kabul edilirse edilsin Anâhîtâ kültünün Mezopotamya dinlerinin tanrıçalarından özellikle İştar’dan önemli ölçüde etkilendiği bir gerçektir. Anâhîtâ, Zerdüştîlikte büyük tanrı Ahûramazda’nın altında belirli görevleri yürüten Sami dinlerindeki melek inancına denk gelen îzed olarak isimlendirilen bir kategoride yer alır. Tanrının kızı olarak da nitelendirilen Anâhîtâ suyun, yağmurun, bereketin, doğurganlığın, doğumun, evliliğin, aşkın, anneliğin ve zaferin îzedidir. Çalışmanın amacı Anâhîtâ kültünün kaynağını tespit etmeyi, bunun İranlıların inancına ve Zerdüştîliğe ne zaman girdiğini ortaya koymayı ve tarihi süreçte geçirdiği değişimleri belirlemektir. Anâhîtâ kültü İran dışında Ortadoğu, Anadolu, Ermenistan ve Azerbaycan gibi geniş coğrafyalarda farklı milletler arasında da karşılık bulmuştur. Çalışmada, nitel araştırma desenlerinden alan yazın incelemesi metodu kullanılmıştır. Bunun için farklı bilgi kaynaklarından istifade edilmiştir. Arkeolojik veriler, Avesta ve Pehlevi metinleri, kadim coğrafyacı, tarihçi ve seyyahların eserleri ile modern dönem araştırmacıların çalışmaları incelenmiştir. Sonuç olarak Anâhîtâ kültünün başta Mezopotamya olmak üzere başka din ve kültürlerden Zerdüştîliğe girerek günümüze kadar varlığını sürdürdüğü anlaşılmaktadır.en_US
dc.identifier.doi10.51531/korkutataturkiyat.1357293
dc.identifier.endpage1506en_US
dc.identifier.issn2687-5675
dc.identifier.issueÖzel Sayı 1 (Cumhuriyetin 100. Yılına)en_US
dc.identifier.startpage1491en_US
dc.identifier.trdizinid1206228
dc.identifier.urihttps://doi.org/10.51531/korkutataturkiyat.1357293
dc.identifier.urihttps://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/1206228
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12639/6339
dc.indekslendigikaynakTR-Dizin
dc.language.isotr
dc.relation.ispartofKorkut Ata Türkiyat Araştırmaları Dergisi (Online)en_US
dc.relation.publicationcategoryMakale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanıen_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.snmzKA_20241214
dc.subjectZerdüştîliken_US
dc.subjectSümeren_US
dc.subjectÂbân Yeşten_US
dc.subjectEridvî Sûra Anâhîtâen_US
dc.subjectİştar.en_US
dc.titleZerdüştîlikte Eridvî Sûra Anâhîtâ Kültüen_US
dc.typeArticle

Dosyalar

Orijinal paket

Listeleniyor 1 - 1 / 1
Yükleniyor...
Küçük Resim
İsim:
6339.pdf
Boyut:
370.36 KB
Biçim:
Adobe Portable Document Format
Açıklama:
Tam Metin / Full Text